Dr. Müdüroğlu, osteoporozun sinsi ve sessiz ilerleyen bir hastalık olduğuna dikkat çekerek, “Dünya genelinde her üç kadından biri ve her beş erkekten biri kemik erimesine bağlı kırık açısından risk taşımaktadır. Ne yazık ki birçok hasta, kırık geliştikten sonra osteoporoz tanısı aldığını öğrenmektedir. Basit bir düşme veya düşük enerjili travmayla oluşan kırıklarda bile hastalar bu ihtimali göz ardı edebilmekte, bu da acil servise başvurularda gecikmelere neden olmaktadır.” dedi.

Hastalığın önlenebilir olduğuna vurgu yapan Dr. Müdüroğlu, “Düzenli taramalar ve basit önlemlerle osteoporozun önüne geçmek mümkündür. 60 yaş civarında kemik dansitometrisi ile tarama yapılması, dengeli ve protein ağırlıklı beslenme, süt ve süt ürünleri gibi kalsiyumdan zengin besinlerin tüketilmesi, D vitamini takviyesi ve güneş ışığından yeterince faydalanmak büyük önem taşır. Ayrıca sigara ve alkolden uzak durmak da kemik sağlığını koruyucu etkenlerdendir.” ifadelerini kullandı.

Tedaviden çok önlemenin önemine dikkat çeken Müdüroğlu, “Bir ortopedi hekimi olarak osteoporoza bağlı kırıkları tedavi etmektense, hastalığı önlemenin çok daha önemli olduğuna inanıyorum. Kemiklerimiz hayatlarımızın taşıyıcı kolonlarıdır; onların erimesine müsaade etmeyelim.” sözleriyle mesajını tamamladı.

 Dünya Osteoporoz Günü dolayısıyla yapılan bu uyarı, toplumda farkındalık oluşturmayı hedefliyor.